Amerika Birleşik Devletleri, başkent Washington'da meydana gelen kanlı saldırının ardından sığınma politikasını kökten değiştiren bir hamle yaptı. Göçmenlik yetkilileri, tüm sığınma başvurularının değerlendirilmesini süresiz olarak durdurma kararı aldı. Bu radikal adım, ülkenin modern göçmenlik tarihinde benzeri görülmemiş bir uygulama olarak kayıtlara geçti.
**Olayın Perde Arkası**
Kriz, bu hafta Beyaz Saray çevresinde devriye gezen iki Ulusal Muhafız askerine düzenlenen ölümcül saldırı sonrası patlak verdi. Afgan uyruklu Rahmanaullah Lakanwal olduğu belirlenen saldırganın, bir askerin hayatını kaybetmesine, diğerinin ise ağır yaralanmasına yol açtığı bildirildi. Olay, ülkedeki güvenlik ve göçmenlik tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
**Yeni Politikanın Detayları**
Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri (USCIS) Direktörü Joseph Edlow, tüm sığınma başvurularının "yabancı uyruklular için kapsamlı güvenlik soruşturması protokollerinin maksimum düzeyde sağlanana kadar" askıya alındığını duyurdu. Bu kararla, memurların yeni başvuruları işleme alma, onay veya ret verme yetkileri donduruldu. Binlerce dosya bürokratik limanda öylece kalakaldı.
**Trump'ın Açıklamaları ve Sonuçları**
Başkan Donald Trump'ın "üçüncü dünya ülkelerinden" kalıcı göçmenlik yasağı planlarını açıklamasının ardından gelen bu karar, yönetimin göçmenlik konusundaki sert tutumunu gözler önüne serdi. İç Güvenlik Bakanlığı, Haziran'dan beri seyahat kısıtlaması uygulanan Afganistan, Küba, Haiti, İran ve Myanmar'ın da aralarında bulunduğu 19 ülkeyi işaret etti.
**Vize Kararı ve Tepkiler**
Dışişleri Bakanı Marco Rubio, tüm Afgan pasaport sahiplerine vize verilmesini durdurduklarını açıklayarak "ulusal güvenliği sağlamanın en öncelikli görevleri olduğunu" vurguladı. Ancak bu uygulamalar, hukuk çevrelerinden ağır eleştiriler aldı. Hukuk profesörleri, tüm ülkeleri kapsayan sığınma askıya alma kararının uluslararası anlaşmalara ve anayasal düzene aykırı olduğunu belirtti.
**Başvuru Sahipleri Belirsizlikte**
USCIS personeli artık dosyaları incelemeye devam etse de nihai karar verme yetkisinden yoksun. Bu durum, hem bürokraside iş yükü açısından karmaşaya yol açtı hem de sığınma talep eden binlerce kişinin kaderini belirsizliğe mahkum etti. Göçmenlik ofislerinde işler tıkandı, dosyalar raflarda tozlanmaya başladı.
**Daha Büyük Resim**
Bu gelişmeler, Trump yönetiminin yasa dışı göçmenlerin sınır dışı edilmesini genişletme, yıllık mülteci kabul sayılarını düşürme ve doğumla vatandaşlık uygulamasını yeniden değerlendirme planlarının da arasında bulunduğu daha kapsamlı göçmenlik stratejisinin bir parçası. Kongre'de partiler arası kutuplaşma derinleşirken, Birleşmiş Milletler insani sonuçlar konusunda endişelerini dile getirdi.
Bu geçici önlemlerin kalıcı politikaya dönüşüp dönüşmeyeceği önümüzdeki haftalarda belli olacak. Ancak anlaşılan o ki, Washington'daki tek kurşun, ABD'nin göçmenlik politikasında onulmaz yaralar açtı. Amerikan rüyası, bir kez daha tartışmalı bir politikanın gölgesinde kaldı.