Lingua-News Cyprus

Language Learning Through Current Events

Saturday, December 27, 2025
C1 Advanced ⚡ Cached
← Back to Headlines

Yıllardır Süren 'Kedi Kovid' Gizemi Çözüldü: Mutasyonun Ardındaki Sır Perdesi Aralandı

**Edinburgh, Birleşik Krallık –** Kedi popülasyonlarını kırıp geçiren yürek burkan bir salgının ardından, Birleşik Krallık merkezli bir araştırmacı ekibi, 'kedi kovid' olarak bilinen ve 2023'te patlak veren yıkıcı salgının nedenini nihayet aydınlattı. Edinburgh Üniversitesi'nden bilim insanları, Kıbrıs'ı kasıp kavuran son derece bulaşıcı ve ölümcül kedi enfeksiyöz peritonitine (FIP) yol açan, yaygın bir kedi koronavirüsünün yeni, mutasyona uğramış bir türünü tespit etti. Saygın *Nature* dergisinde yayımlanan bu çığır açıcı bulgu, hem hayvan refahı örgütlerini hem de evcil hayvan sahiplerini uzun süre meşgul eden veterinerlik gizemine dair önemli ipuçları sunuyor.

2023'te başlayan FIP vakalarındaki endişe verici artış, agresif hastalığa yenik düşen görülmemiş sayıda kedinin ölümüne neden oldu. Kıbrıs'taki veteriner hekimler, hayvanların hızla can verdiği umutsuz bir tabloyu dile getirdi. Larnaka'daki V3ts veteriner kliniğinden veteriner hekim Kyriakos Kyriakides, acı gerçeği şöyle anlattı: "Hayvanları birbiri ardına kaybediyorduk." Salgının boyutu daha önce hiç yaşanmamış cinstendi. Önde gelen hayvan refahı gruplarından Cat P.A.W.S. Cyprus'un başkanı Dinos Ayiomamitis de bu durumu doğrulayarak, "30-35 yıldır sokak hayvanlarıyla ilgileniyorum. Böyle bir salgınla, bu ölçekte daha önce hiç karşılaşmadık" dedi. Hastalığın ölümcüllük oranı ve hızlı yayılması, *The Telegraph* ve *Sky News* gibi yayınlarda yer alan haberlerle birlikte, acil çözüm ihtiyacını vurgulayarak geniş çapta endişe ve önemli bir medya ilgisi uyandırdı.

Edinburgh Üniversitesi'nden baş araştırmacı Dr. Charalampos Attipa ve ekibinin öncülük ettiği soruşturma, virüsün genetik yapısını derinlemesine inceledi. Bulguları, salgının, o zamana kadar büyük ölçüde zararsız olan bir kedi koronavirüsündeki önemli bir mutasyon tarafından tetiklendiğini ortaya koyuyor. Bu genetik değişiklik, virüsü, tipik olarak daha az bulaşıcı bir hastalık formuyla ilişkilendirilen FIP'e neden olabilecek virülan bir patojene dönüştürmüş. Kritik olarak, tespit edilen mutasyona uğramış tür tamamen yeniydi; daha önce dünyada hiçbir yerde belgelenmemiş bir rekombinant varyanttı. Bu patojenin eşi benzeri görülmemiş doğası, bilim camiasının kökenlerini ve davranışlarını anlama konusundaki derin ilgisini pekiştirdi.

Bu araştırmanın etkileri, sadece veteriner bilimi için değil, hayvan refahı açısından da büyük önem taşıyor. Salgının Kıbrıs'taki kedi nüfusuna yaklaşık 300.000 hayvanın hayatına mal olduğu tahmin ediliyor. *Nature*'da yapılan yayın, prestijli dergide yaklaşık kırk yıl sonra bir evcil hayvan hastalığıyla ilgili yer alan ilk makale olması açısından önemli bir dönüm noktasıdır. Bu durum, araştırmanın olağanüstü niteliğini ve bilimsel önemini vurguluyor. Virüsün artan patojenitesinden ve bulaşıcılığından sorumlu spesifik genetik değişikliği belirleyerek, çalışma gelecekteki salgınlar için daha etkili teşhis araçları ve potansiyel tedavi yöntemleri geliştirmenin yollarını açıyor. Daha önce hafif seyreden bir virüsün nasıl bu kadar korkutucu bir tehdide dönüşebildiğini anlamak, küresel veteriner topluluğunda proaktif hastalık gözetimi ve hazırlıklılık için hayati önem taşıyor, böylece benzer trajik bir salgının bir daha yaşanmaması sağlanıyor.

← Back to Headlines