Limasol, son günlerde artan güvenlik endişeleri ve şiddet olaylarıyla çalkalanıyor. Bir organize suç örgütü kavgası olduğu düşünülen bir kan davasının tetiklediği bir dizi misilleme saldırısı, kentte adeta deprem etkisi yarattı. Önce bir iş insanının bıçaklanması, ardından da gözde bir kuaför dükkanının kundaklanması, şehrin yeniden organize suçların pençesine düştüğü endişesini artırdı. Polis, tansiyonu düşürmek ve intikam sarmalını başlatanları yakalamak için yoğun mesai harcıyor.
Olaylar zinciri, hafta sonu Cumartesi günü (20 Aralık) ilginç bir şekilde başladı. Saat 19:00 sularında, 36 yaşındaki bir iş insanı, kimliği belirsiz üç erkeğin elektrikli şok cihazlarıyla etkisiz hale getirilmesinin ardından omuzuna aldığı bıçak darbeleriyle ağır yaralandı. Özel bir hastanede yoğun bakımda tutulan iş insanının hayati tehlikesinin sürdüğü ancak durumunun stabil olduğu bildirildi.
Bu olayın ardından, Pazartesi sabahı (1 Ocak), daha doğrusu yeni yılın ilk saatlerinde, intikam ateşi daha da yükseldi. Saat 01:40 civarında, Anexartisias Caddesi üzerinde bulunan tanınmış bir kuaför salonu hedef alındı. Yüzleri maskeli iki kişi, ellerindeki taşlarla dükkanın cam vitrinini paramparça ettikten sonra içeriyi de altüst etti. Birkaç gün önce yaşanan bıçaklı saldırının hemen ardından gerçekleşen bu pervasız tahribatın iki olay arasında "muhtemel bir bağlantısı" olduğunu belirten Limasol Polis Müdür Yardımcısı Lefteris Kyriakou, bu ihtimalin kuvvetle üzerinde durulduğunu dile getirdi.
Dedektifler, her iki saldırının da faillerini tespit etmek için çevredeki güvenlik kameralarını didik didik inceliyor, adli delilleri topluyor. Limasol Organize Suçlar Şubesi (CID) tarafından yürütülen soruşturmada, kuaför dükkanının tahribatıyla ilgili olarak 30 yaşındaki Lübnan uyruklu Mohamad Tleis isimli şahsın arandığı öğrenildi. Tleis'in adadan kaçarak, işgal altındaki bölgelere giden tampon bölgeye sığınma ihtimalinden endişe ediliyor.
Bu tırmanan kavganın ardındaki nedenlerin, organize suçların klasik yöntemlerinden olan yasa dışı uyuşturucu ticareti ve "koruma" adı altında yapılan zorbalıklar olduğu düşünülüyor. Kendisi de 2020'de bir silahlı olaya sahne olmuş kuaför salonunun, bu tür şiddet olaylarına açık bir zemine sahip olduğu da dikkatlerden kaçmıyor.
Durumun vahameti karşısında, Polis Müdür Yardımcısı Kyriakou, "Daha fazla tırmanışı önlemek için bölgedeki polis varlığını ve devriyeleri artırdık" açıklamasında bulundu. Bu artan polis görünürlüğü, yetkililerin düzeni yeniden sağlama ve daha fazla şiddeti caydırma konusundaki kararlılığının somut bir göstergesi. Risk altındaki belirli noktaları korumak amacıyla geçici 24 saat güvenlik görevlileri de konuşlandırıldı. Bu olayların etkisi, doğrudan mağdurların ötesine geçerek, toplumda bir huzursuzluk atmosferi yaratıyor ve bu tür suç girişimlerinin keyfi doğasına karşı özel mülkiyetin uzun vadeli korunmasına yönelik ciddi bir meydan okuma teşkil ediyor. Devam eden soruşturma ve alınan güvenlik önlemleri, bu tehlikeli intikam döngüsünü besleyen ağları çökertme yönünde kararlı bir çabanın sinyalini veriyor.