**Lefkoşa, Kıbrıs –** Kıbrıs makamları, Limasol'da bir İsrailli turistin İbranice konuştuğu gerekçesiyle darbedildiği yönündeki haberleri kesin bir dille yalanladı. Polis kaynakları, Salı günü yaptığı açıklamada, popüler turizm kentindeki bir otelde yaşanan olayın, kişilerin kendi milliyetleri arasındaki bir fiziksel kavga olduğunu ve etnik veya dilsel önyargıdan kaynaklanmadığını belirtti.
Olay, Pazartesi günü İsrail basını ve sosyal medya platformlarından yayılan ve bir Yahudi turistin İbranice konuştuğu için hedef alınıp dövüldüğü iddialarıyla alevlenmişti. Bu anlatılar, Kıbrıs'ın güvenli bir destinasyon olma itibarına gölge düşüren bir nefret suçu tablosu çiziyordu. Ancak Kıbrıs Polisi, bu iddialara hızla karşı çıkarak olayın bambaşka bir boyutunu ortaya koydu.
Polis tarafından yayımlanan bilgilere göre, Limasol'daki otelde yaşanan arbede, bir grup İsrailli vatandaşı arasında çıkan bir anlaşmazlığın fiziksel bir çatışmaya dönüşmesinden kaynaklandı. Episkopi Polis Karakolu'ndaki yetkililer, olayın ayrıntılarını incelemeye devam ediyor. En dikkat çekici nokta ise, yaralanan İsrailli bireyin, olaya karışan kimseye karşı herhangi bir şikayeti veya husumeti olmadığını belirten yazılı bir ifadeyi yetkililere sunmuş olması. Bu beyan, dolaşımdaki sansasyonel iddialarla doğrudan çelişiyor.
Kıbrıs Postası'nın aktardığına göre, polis kaynakları "Yazılanlar doğru değil," diyerek olayı özetledi. "İsrailli, kendi vatandaşlarıyla tartışmış ve kimseye bir talebi olmadığını yazılı olarak belirtmiş." Bir başka polis kaynağı ise In-Cyprus'a verdiği demeçte, önyargı motivasyonunun olmadığını vurgulayarak, "Yazılan iddialar temelsizdir," yorumunu yaptı.
Polis, İbranice karşıtı bir nefret suçu ihtimalini reddederken, yaralanan İsrailli turistin İsrail'e döndüğü ve ardından göz ameliyatı geçirdiği bildirildi. İlk raporlar, görme kaybı riski olduğunu ima ederek, olayın motivasyonundan bağımsız olarak fiziksel çatışmanın ciddiyetini ortaya koymuştu. Bu nedenle, olayın tam olarak nasıl geliştiğini belgelemek amacıyla soruşturma sürüyor.
Kıbrıs Polisi'nin bu net reddiyesi, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve özellikle topluluklar arası gerilimleri körükleyebilecek veya diplomatik ilişkileri zedeleyebilecek temelsiz iddiaların yayılmasının önlenmesi açısından önem taşıyor. Doğru ve yanlış bilginin sosyal medyada hızla yayılabildiği bu çağda, yetkililer, bilgiyi yaymadan önce ihtiyatlı davranmanın ve güvenilir kaynaklardan teyit etmenin önemini yineledi. Devam eden soruşturmanın odağında, fiziksel çatışmaya yol açan anlaşmazlığın tam mahiyetini tespit etmek ve tüm gerçeklerin ortaya konmasını sağlamak yer alıyor. Bu olay, gazetecilik dürüstlüğünün ve özellikle hassas konularda haberlerin sorumlu bir şekilde yayılmasının kritik rolünü güçlü bir şekilde hatırlatıyor.