**Pretorya, Güney Afrika** – Rusya-Ukrayna savaşının gölgesi, Güney Afrika topraklarına kadar uzanmış durumda. Ülke yönetimi, Rusya tarafından Ukrayna'da savaşmaya zorlandığı iddia edilen 17 vatandaşının ülkeye geri getirilmesi için Moskova ile hassas diplomatik görüşmeler yürütüyor. Aldatıcı vaatler ve istismar iddialarıyla dolu bu durum, Güney Afrika'da derin bir endişeye yol açarken, sahte gerekçelerle tuzağa düşürüldüğü düşünülen bu kişilerin güvenli bir şekilde geri dönüşü için acil çağrılar yapılıyor.
Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan resmi açıklamalara göre, Güney Afrika makamları 6 Kasım'da, bu erkeklerin içinde bulunduğu vahim durumu gözler önüne seren yardım çağrıları üzerine durumdan haberdar edildi. Ortaya çıkan bilgilere göre, bu Güney Afrikalı vatandaşlar ve onlarla birlikte Botsvanalı iki kişi, eski Başkan Jacob Zuma'nın siyasi partisinin kişisel güvenlik ekibi olarak eğitim alma veya alternatif olarak kişisel gelişim programına katılma vaadiyle Rusya'ya çekilmiş. Ancak, bunun yerine Rus ordusuna zorla dahil edilerek Ukrayna savaş alanının tehlikeli gerçekleriyle yüzleştikleri iddia ediliyor.
Bu iddiaların merkezinde, söz konusu erkeklerin yanıltıcı bir şekilde askere alınmasında rolü olduğu öne sürülen eski başkanın kızı Duduzile Zuma-Sambudla yer alıyor. Eldeki kanıtlar, onun ve diğer kişilerin, erkekleri Rusya'ya yönlendiren yanıltıcı cazibeleri organize etmiş olabileceğini gösteriyor. Bu ciddi iddialar, Güney Afrika'da hukuki süreci tetiklemiş durumda. Jacob Zuma'nın diğer kızı Nkosazana Zuma-Mncube'nin de, söz konusu aldatıcı işe alım uygulamalarını detaylandıran bir polis şikayetinde bulunduğu bildiriliyor. Bu durum da karşılıklı suçlamaları beraberinde getirmiş; Duduzile Zuma-Sambudla'nın ise Blessing Khoza'yı kendisini yanılttığı iddiasıyla şikayetçi olduğu konuşuluyor.
Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa'nın sözcüsü Vincent Magwenya, son basın toplantısında durumun hassasiyetine vurgu yaptı. Güney Afrikalıların bulunduğu ortamın son derece kırılgan olduğunu ve kurtarma sürecinin bu yüzden çok hassas olduğunu belirtti. "Tehlikeli bir ortamda bulunuyorlar. Hayatları ciddi ve ölümcül bir tehlike altında ve onları içinde bulundukları durumdan nasıl kurtarabileceğimizi görmek için hem Rusya hem de Ukrayna'daki çeşitli yetkililerle görüşmelerimiz sürüyor," diyen Magwenya, hükümetin diplomatik çabalarının öncelikli olarak Rus yetkililere yönelik olduğunu, zira erkeklerin "Rus ordusuna sürüklendiği" yönündeki bilgilerin ağırlıkta olduğunu ekledi.
Kayıp erkeklerin ailelerinin ve arkadaşlarının duyduğu üzüntü ve endişe, kamuoyunda gösterilere dönüştü. 5 Aralık'ta Durban şehir binası önünde düzenlenen protestoda, akrabalar ve duyarlı vatandaşlar sevdiklerinin derhal geri getirilmesi için seslerini yükseltti. Bu öfke ve kaygı dolu halk gösterileri, savaşın merkezinden uzakta olsalar bile, çatışmanın taşıdığı derin insani bedeli gözler önüne seriyor.
Güney Afrika hükümetinin bu müdahalesi, karmaşık uluslararası ilişkiler ve vatandaşlarını koruma zorunluluğu arasında ince bir denge kurmayı gerektiren çetrefilli bir diplomatik girişim niteliği taşıyor. Aldatma ve potansiyel insan kaçakçılığı iddiaları, jeopolitik çatışmaların, savaşın ilk cephelerinden uzakta yaşayan savunmasız bireyleri ne kadar sinsi yollarla içine çekebileceğini ortaya koyuyor. Diplomatik kanallar açık tutulurken, dünyanın gözü bu Güney Afrikalıların anavatanlarına güvenli bir şekilde dönmesini sağlayacak hızlı ve barışçıl bir çözüm umuduyla bu gelişmeleri takip ediyor.