Kıbrıs Rum Yönetimi Sayıştay Başkanı Andreas Papaconstantinou, halk otobüslerine düzenlenen bir gizli denetim sırasında çekilen fotoğrafının sızdırılmasıyla hem kamuoyunun hem de savcılığın hedefi haline geldi. Peruk, güneş gözlüğü ve şapkayla kamuflaj olan üst düzey denetçiyi gösteren fotoğraf, bu salı günü sosyal medyada hızla yayılarak hem gülümseme hem de ciddi güvenlik soruları doğurdu. Sayıştay Dairesi, yaptığı ani bir açıklamayla görüntünün gerçek olduğunu doğruladı ve Başdenetçi’nin sızıntıyla ilgili polis soruşturması talep ettiğini duyurdu.
Bu sıra dışı olay, Sayıştay’ın toplu taşımanın gerçek durumunu yerinde görmek için başlattığı koordineli bir denetim kampanyasından kaynaklanıyor. Sözcülere göre, denetçi ekipleri adanın dört bir yanında planlı otobüs seferlerine binerek işleyişi ve yolcu deneyimini gözlemliyor. Başdenetçi’nin bu ‘kılık değiştirme’ operasyonunun amacı ise, denetimin doğal akışını bozmamak. Çalışanların üst düzey bir ismi fark edip davranışlarını değiştirmesinin önüne geçmek isteyen Sayıştay, “göz boyamasına” fırsat vermemek için bu yola başvurdu. Daire Sözcüsü Yiota Michael, “Kılık değiştirmenin nedeni, çalışanların davranışlarının değişme ihtimalini sıfıra indirmekti” diye konuştu.
Ancak sızdırılan fotoğraf, dikkatleri denetimin amacından, yol açtığı güvenlik açığına çekti. Yapılan ilk incelemeler, fotoğrafın Sayıştay’ın güvenli iç intranet sistemindeki bir dosyadan, bir bilgisayar ekranı gizlice fotoğraflanarak sızdırıldığını gösteriyor. Gizli bir belgenin bu şekilde ele geçirilip sosyal medyada infiale yol açması, kurum için büyük bir prestij kaybı anlamına geliyor. Zira denetim kurumunun çalışmaları, mahremiyet ve sıkı veri koruması üzerine kurulu.
Kamuoyundaki ilk tepki genelde mizah yönlü oldu. Sosyal medya kullanıcıları, Başdenetçi’nin ‘ajan filmlerini aratmayan’ görüntüsü üzerinden espriler üretti. Fakat şakanın ötesinde, devlet kurumlarının hesap verebilirliği ve kamu hizmetlerinin denetim yöntemlerine dair ciddi bir tartışma başladı. Sayıştay sözcüsü, mesajı yeniden denetimin asıl amacına çekmeye çalışarak, “Tüm mesai arkadaşlarımız sahaya indi. Vatandaşların otobüslerle yaptığı yolculuğu birebir görmek, öğrenmek ve deneyimlemek istedik” ifadelerini kullandı.
Sayıştay, bu gizli saha çalışmalarının bulgularını özel bir raporda toplayarak, tespit edilen aksaklıkları ve toplu taşımaya yönelik iyileştirme önerilerini sunacak. Yaşanan sızıntı, denetim kurumunun gerçek veri toplamak için ne kadar ‘yerinden kalktığını’ gösterirken, kurumsal güvenlik zaafiyetini de gözler önüne serdi. Polisin sızıntı soruşturmasının sonucu, kurum içi güvenlik ve gizlilik protokolleri açısından büyük önem taşıyor. Bu ilginç vaka, yenilikçi denetim yöntemleri, kurumsal güvenlik ve dijital çağın amansız gözetimi arasındaki çetrefilli kesişimi tüm çıplaklığıyla ortaya koydu.