Lingua-News Cyprus

Language Learning Through Current Events

Thursday, December 11, 2025
C1 Advanced ⚡ Cached
← Back to Headlines

AB Elçisi Hahn'ın Kıbrıs Ziyareti: Kritik Bir Diplomatik Hafta

Avrupa Birliği'nin Kıbrıs özel temsilcisi Johannes Hahn, önümüzdeki hafta adaya ayak basıyor. Bu ziyaret, Kıbrıs sorununun çözümü için süren diplomatik çabaların yeniden hareketlendiği kritik bir döneme denk geliyor. Hahn'ın programında, Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Hristodulidis ve Kıbrıs Türk Lideri Tufan Erhurman ile ayrı ayrı görüşmeler yer alıyor.

Ziyaretin zamanlaması, işin esasını ortaya koyuyor. Hahn'ın misyonu, iki Kıbrıs lideri ile BM Genel Sekreteri'nin kişisel temsilcisi María Ángela Holguín arasında planlanan üçlü buluşmayla aynı döneme denk geliyor. Kıbrıs Rum Yönetimi Sözcüsü Konstantinos Letimbiotis, bu kesişmeyi "şanslı bir tesadüf" olarak nitelese de, diplomasi koridorlarında bu eşgüdümün bilinçli bir stratejinin ürünü olduğu konuşuluyor. Hahn, göreve atandığı Mayıs ayından bu yana ikinci kez adaya gidiyor.

Kıbrıs meselesi, 1974'ten bu yana devam eden ve adayı fiilen ikiye bölen kronik bir siyasi sorun. Uluslararası toplum tarafından tanınan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile yalnızca Türkiye tarafından tanınan Kuzey'deki Kıbrıs Türk yönetimi arasında onlarca yıldır süren müzakereler bir türlü sonuç vermedi. AB'nin rolü ise net: BM'nin çabalarını desteklemek, onların yerine geçmek değil. Hristodulidis, Hahn'ın ilk ziyaretinde bu durumu, "Kıbrıs sorununun çözümüne götürecek müzakereleri yeniden başlatmak için sizin ve AB'nin desteğine güveniyoruz... AB'nin rolü BM'nin çabasını desteklemektir, onun yerine geçmek değil" sözleriyle teyit etmişti.

Hahn'ın Kıbrıs Türk tarafıyla diyaloğu ise ayrı bir önem taşıyor. Planlanan Erhurman görüşmesi, eski lider Ersin Tatar'ın AB temsilcisiyle görüşmeyi reddetmesinin ardından, Brüksel ile Lefkoşa (Kuzey) arasındaki iletişim kanalının yeniden açıldığını gösteriyor. Bu kanal, herhangi bir nihai çözümün iki kesim tarafından da onaylanması gerektiği gerçeği düşünüldüğünde, hayati önemde.

Gözlemcilere göre, Hahn'ın bu "ikili varlığı"nın birkaç amacı var: Birliğin, kendi içinde istikrarlı ve birleşik bir Kıbrıs'a olan doğrudan menfaatini vurgulamak, Brüksel'e birinci elden durum değerlendirmesi yapmak ve taraflara perde arkasından motivasyon aşılamak. Holguín'ın yürüttüğü BM süreciyle koordinasyon ise karmaşık mesajların önüne geçmek ve birleşik bir uluslararası cephe oluşturmak için şart.

Önümüzdeki hafta, resmi müzakerelerin başladığı anlamına gelmese de, ateşi yeniden harlamak için közün durumunu kontrol etmeye yönelik kritik bir diplomatik hamle. Her iki taraftan gelecek esneklik veya katılık sinyalleri, uluslararası kamuoyu tarafından dikkatle izlenecek. Uzun süredir durgunluk içindeki barış sürecine, AB ve BM diplomatik takvimlerinin bu kesişimi yeni bir rüzgar getirir mi? Cevabı, önümüzdeki günlerde adada atılacak adımlar belirleyecek.

← Back to Headlines