Lingua-News Cyprus

Language Learning Through Current Events

Sunday, December 7, 2025
C1 Advanced ⚡ Cached
← Back to Headlines

Refahın Gölgesinde Bir Gerçek: Kıbrıs'ta Evsizlik

Avrupa Birliği içinde en düşük maddi yoksunluk oranlarından birine sahip olan Kıbrıs, her yıl yüzlerce vatandaşını evsiz kalma tehlikesinden kurtarmak için seferber oluyor. Sosyal Hizmetler Dairesi'nin resmi verileri, her yıl 200 ila 250 arasında birey ve ailenin "barınma yoksunluğu" tehdidiyle karşı karşıya kaldığını ve devletin bu noktada devreye girdiğini ortaya koyuyor. Konu, geçtiğimiz günlerde Baf'ta sahil yolunda vefat eden bir kadının trajik olayıyla yeniden gündeme oturdu ve toplumun kanayan yarasına dikkat çekti.

Yetkililer, sorunun "kontrol altında ama inatçı" olduğu görüşünde. Sosyal Refah Bakan Yardımcılığı'nda görevli Phaedra Exadaktylou, "Ülke genelinde evsizlik olgusu yılda 200-250 kişi bandında seyrediyor" açıklamasını yapıyor. Yardım talep edenlerin profili ise oldukça renkli: Kıbrıs vatandaşları, AB üyesi ülke vatandaşları ve yasal ikameti bulunan üçüncü ülke vatandaşları. Mülteciler ve uluslararası koruma başvuru sahipleri ise farklı bir sistemle ele alınıyor ve bu rakamlara dahil değil. Devletin temel politikası, "sokakta kalmasınlar" diyerek sosyal dışlanmanın önüne geçmek.

Sistem, kolluk kuvvetleri, belediyeler veya duyarlı vatandaşların ihbarıyla harekete geçiyor. Sosyal hizmet uzmanları, hızlı bir müdahaleyle ilk olarak geçici barınma sağlıyor; genellikle oteller veya pansiyonlar bu amaçla kullanılıyor. Ardından, ilgili sosyal yardım mevzuatı çerçevesinde nakdi destek devreye giriyor. Ancak iş bununla bitmiyor. Asıl önemli adım, kişiyi bu duruma düşüren psikolojik sıkıntı, aile içi çözülme veya ekonomik çöküş gibi temel nedenleri araştırmak ve kalıcı çözümlere kapı aralamak. Yani hem "can simidi" atılıyor hem de "ayağa kalkması" için uzun vadeli bir yol haritası çiziliyor.

Avrupa kıyaslaması yapıldığında, Kıbrıs makamları iyimser bir tablo çiziyor. Exadaktylou, "Durum, diğer Avrupa ülkelerine kıyasla genel olarak 'çok tatmin edici' kabul ediliyor" diye konuşuyor. Bu görüş, Eurostat'ın son verileriyle de destekleniyor. Kıbrıs'ta şiddetli maddi ve sosyal yoksunluk çekenlerin oranı sadece %2.5. Bu, AB ortalamasının oldukça altında ve birliğin en iyi beş ülkesi arasında gösteriliyor. Fakat bu makroekonomik refah tablosu, her yıl yüzlerce kişinin yaşadığı derin kişisel krizleri ve "evsiz kalma korkusunu" perdeleyemiyor.

Asıl kritik soru, acil müdahalenin ötesinde, kalıcı konut politikalarıyla ne kadar bütünleştiği. Sosyal Hizmetler Dairesi'nin etkin bir "itfaiye" görevi gördüğü, sokakta yaşamayı büyük ölçüde engellediği kabul ediliyor. Ancak uzmanlar, insanları geçici barınaklardan alıp kendi ayakları üzerinde durduracak "erişilebilir ve sürdürülebilir konut stoku"nun artırılması gerektiğine dikkat çekiyor. Bu yıl 225 kişiye uzatılan yardım eli, genel refahın gölgesinde, evsizliğin yapısal bir sorun olarak varlığını sürdürdüğünü gösteriyor. Mesele, sadece "barınacak bir çatı" değil, "hayata tutunacak bir yuva" bulmak.

← Back to Headlines