GAZZE – Uluslararası Engelliler Günü, dünyanın pek çok yerinde haklar ve farkındalık üzerine konuşmalarla anılırken, Gazze’de ise dayanışmanın ötesinde, acil bir yardım çığlığına dönüştü. Yakın çatışmalarda uzuvlarını kaybeden Filistinliler, yıkılmış altyapı ve derinleşen insani kriz ortasında bir araya gelerek, bu özel günü yaşadıkları zorlukların gölgesinde andı. Toplantı, sayıları savaşla birlikte adeta patlama yaşayan engelli bireylerin sesini duyurma ve acil destek taleplerini yükseltme platformu işlevi gördü.
3 Aralık’ta kutlanan bu uluslararası günün evrensel mesajları, Gazze’deki yerel gerçeklikle kesiştiğinde çok daha keskin ve acil bir hal alıyor. Uzun süren ve şiddetli çatışmalar, felaket boyutunda ciddi yaralanmalara yol açtı. Tıbbi kaynaklar, travmatik ampütasyonların (uzuv kayıplarının) görülmemiş seviyelere ulaştığını bildiriyor. Temel malzemeden yoksun, aşırı yüklenmiş hastanelerde çalışan cerrahlar, kompleks patlama yaraları ve yaygın enfeksyonlar karşısında çoğu zaman hayat kurtarmak için uzuv kesmek zorunda kaldı. Sonuç, ihtiyaçlarına cevap vermekten çok uzak bir ortamda yaşamak zorunda kalan, hızla büyüyen yeni bir engelli topluluğu.
Bu toplantı, yeni gerçekliğin çarpıcı bir yansımasıydı. Hava saldırıları veya bombardımanlarda uzuvlarını kaybeden katılımcılar, iç karartıcı istatistiklerin ardındaki insan boyutunu gözler önüne serdi. Oluşan dayanışma ve direnç duygusunun yanı sıra, buluşmanın altında yatan amaç açıkça eylemciydi. Engelli hakları savunucuları, sistematik değişim çağrılarını güçlendirmek için bu anı kullandı. Talepleri, toplumsal tanınmanın artırılmasının yanı sıra, ileri protez cihazlara erişim, uzun vadeli rehabilitasyon programları, psikolojik destek ve eğitim-istihdamda kapsayıcı politikaların hayata geçirilmesi gibi somut adımları kapsıyor.
Engelli sayısındaki bu ani ve büyük artışın etkileri çok derin ve kalıcı olacak. Yıllar süren abluka ve savaşın doğrudan vurduğu Gazze’nin sağlık sistemi, rutin bakım için bile zorlukla işlerken, rehabilitasyonun özelleşmiş ve sürekli ihtiyaçlarına cevap vermekten çok uzak. Bölgenin çökmüş ekonomisi ve yüksek işsizlik oranı, ampute bireylerin topluma anlamlı entegrasyonunu ve finansal bağımsızlıklarını daha da zorlaştırıyor. Savunucular, koordineli ve sürekli bir müdahale seferber edilmezse, yeterli destekten yoksun, fiziksel ve psikolojik yaralarla baş başa kalmış bir nesille sonuçlanabilecek ikincil bir krizin kapıda olduğu uyarısında bulunuyor.
Bu anma, yerel yetkililer ve uluslararası insani topluluk için kritik bir dönemeçe işaret ediyor. Durum, acil tıbbi müdahale paradigmasından, uzun vadeli toplumsal kapsayıcılığa geçişi zorunlu kılıyor. Dünyanın çatışmaya olan ilgisi kaçınılmaz olarak dalgalansa da, savaş nedeniyle engelli hale gelenlerin ihtiyaçları on yıllar boyunca sürecek. Gazze’deki bu buluşma, savaşın gerçek bedelinin ölü ve yaralı sayılarının çok ötesine geçtiğini, hayatta kalanların değişen yaşamlarında ve katmerleşen zorluklarla süren mücadelelerinde derin izler bıraktığını bir kez daha hatırlatan, düşündürücü bir tablo çizdi.