Lingua-News Cyprus

Language Learning Through Current Events

Wednesday, December 3, 2025
C1 Advanced ⚡ Cached
← Back to Headlines

Avrupa'nın Kalbinde Yolsuzluk Depremi: Eski AB Dışişleri Şefi Mogherini Gözaltında

Brüksel'de patlak veren bir yolsuzluk skandalı, Avrupa Birliği'nin (AB) en üst düzey kurumlarını derinden sarstı. Belçika makamları, eski AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini'yi, Avrupa Savcılığı (EPPO) liderliğindeki geniş kapsamlı bir soruşturma kapsamında gözaltına aldı. Operasyonda, Avrupa Dış Eylem Servisi'nin (EEAS) eski üst düzey yetkilisi Stefano Sannino ile Avrupa Koleji'nden bir yönetici de sorgulanmak üzere tutuldu.

Gözaltılar, EPPO savcılarının talebi üzerine Belçika Federal Polisi'nin eş zamanlı operasyonlarının ardından geldi. Kolluk kuvvetleri, Brüksel'deki EEAS genel merkezi ve Brugge'daki Avrupa Koleji binaları da dahil olmak üzere bir dizi önemli adrese baskın düzenledi, özel konutlarda aramalar yaptı. Soruşturmanın odağında, Mogherini'nin yetki alanında kurulan ve Sannino'nun EEAS'ın en üst idari yetkilisi olarak görev yaptığı dönemde fonları yönetilen Avrupa Diplomasi Akademisi var.

Skandalın siyasi etkileri, AB'nin kurumsal bütünlüğünün kalbine iniyor. 2014-2019 yılları arasında AB'nin adeta 'dışişleri bakanı' konumunda bulunan Mogherini, kıtanın önde gelen siyasi figürlerinden biri. Kendisinin ardından, nesiller boyu Avrupa bürokratı ve diplomat yetiştiren seçkin bir kurum olan Avrupa Koleji'nin Rektörü olarak atanması, itibarını daha da perçinlemişti. Kolejin AB yönetiminin dokusuyla bu denli iç içe geçmiş olması, soruşturmaya karışmasını Birliğin itibarı açısından özellikle yıkıcı kılıyor.

Stefano Sannino'nun da işin içinde olması, soruşturmanın Avrupa kamu hizmetinin en üst katmanlarına uzandığını gösteriyor. EEAS Genel Sekreteri olarak, akademinin kuruluş yıllarında AB dış politika aygıtının operasyonel merkezinde yer alıyordu. Avrupa Diplomasi Akademisi'nin kendisi ise, uyumlu bir AB diplomatik kimliği oluşturmanın temel taşı olarak tasarlanmıştı. Fonlarıyla ilgili iddia edilen yolsuzluklar, Brüksel'in güç koridorlarında acı bir tezat olarak yankılanıyor.

Skandala karışan kurumlardan şaşırtıcı bir sessizlik hakim. Ne EEAS ne de Avrupa Koleji, baskınlar veya gözaltılar hakkında kamuoyuna herhangi bir açıklama yapma gereği duydu. Gözlemciler, bu suskunluğu durumun vahametinin bir göstergesi olarak yorumluyor. EPPO'nun devreye girmesi, iddiaların ağırlığını ortaya koyuyor; zira bu bağımsız kurum, özellikle AB'nin mali çıkarlarına karşı işlenen suçları kovuşturmakla görevli.

Bu dava, uzun süreli siyasi ve kurumsal yankılar uyandıracak gibi görünüyor. AB'nin mali denetiminin her zamankinden daha fazla mercek altına alındığı bir döneme denk gelen skandal, daha sıkı denetim mekanizmaları taleplerini alevlendirebilir. Şimdilik, eski bir dışişleri şefinin gözaltına alınması manzarası, sadece Brüksel ve Roma'daki diplomatik çevreleri sarsmakla kalmadı, Birlik'in gelecekteki liderlerini yetiştiren en köklü kurumlarındaki hesap verebilirlik konusunda da derin bir endişe tohumları ekti.

← Back to Headlines