Lefkoşa'da düzenlenen bir parlamento oturumu, trafik kamerası cezalarının tahsilat yöntemlerini tartışmaya açarken, bir yandan da alkollü ve uyuşturucu etkisiyle araç kullanmaya dair çarpıcı uyarılar geldi. Maliye ve Adalet Komiteleri'nin ortak toplantısında milletvekilleri, Ulaştırma Bakanlığı'nın ödenmemiş cezası bulunan vatandaşları sınır kapıları ve havaalanlarında durdurma uygulamasını sorguladı. Bu sorgulama, bakanlığın trafik gözetim sistemleri için bütçe artışı talep ettiği bir döneme denk gelirken, Trafik Dairesi de ölümlü kazalardaki artışa dikkat çekti.
Tartışmanın odağında, hukuki dayanak sorunu yatıyor. Özellikle AKEL Milletvekili Aristos Damianou, yargı kararı olmaksızın, sırf ödenmemiş idari para cezası nedeniyle vatandaşın seyahatinin engellenmesinin devlet yetkisini aşan bir uygulama olduğunu savundu. Damianou, "Devlet elbette hukuku uygulamalı, ancak devlet, vatandaşı tuzağa düşüren bir mafya gibi davranmamalı" ifadelerini kullandı. Bu eleştiri, Adalet Komitesi'nin daha önce bu uygulamayı 'hukuka aykırı' bulduğu görüşünü yineledi. Tartışmaların tam merkezinde, sınır noktalarında suçluları tespit etmek için kullanılan ve bakanlığın 2025 bütçesine kaynak aktarımı talep ettiği 'Foto Radar Listesi' yazılımı bulunuyor.
Diğer yandan, yetkililer karayollarındaki can kaybı gerçeğiyle yüzleşiyor. Trafik Dairesi Müdürü Haris Evripidou, tek bir haftada dördü alkol veya uyuşturucu kaynaklı olmak üzere dört ölümlü kaza meydana geldiğini açıkladı. 2025'in ilk on ayındaki verilere göre, alkollü araç kullanma vakası 3.226, uyuşturucu madde etkisinde araç kullanma vakası ise 869 olarak kayıtlara geçti. Evripidou, özellikle uyuşturucu konusunda bu rakamların buzdağının görünen yüzü olduğunu belirterek, "Yol kenarında daha fazla uyuşturucu testi yapabilseydik, kesinlikle daha fazla pozitif sonuçla karşılaşırdık" dedi. Mevcut sistemde, yapılan ön tükürük testlerinin kesin sonucu için haftalarca laboratuvar onayı beklenmesi, cezai işlemleri geciktiriyor.
Ulaştırma Bakanlığı'nın otomatik denetim sistemleri için talep ettiği 3.9 milyon avroluk bütçe artışı, devletin bu alana verdiği önemi gösteriyor. Yetkililer, kameraları işleten özel şirketin, ceza sayısına bağlı komisyon değil, sabit bir ücret aldığını, böylece 'ceza tuzağı' iddialarının önüne geçilmeye çalışıldığını vurguladı. Ancak parlamentonun gündemi, bu kaynakla finanse edilen tahsilat yönteminin yasallığında düğümleniyor. İşin içinden çıkılmaz bir ikilem ortada: Bir taraftan etkin tahsilat ve yol güvenliği sağlanmaya çalışılırken, diğer taraftan hukuk devleti ilkeleri ve temel haklar korunmalı.
Parlamentodaki bu incelemenin sonucu, önemli sonuçlar doğuracak. Mevcut yöntemin hukuka aykırı bulunması, yasalarda değişikliği ve tahsil edilemeyen ceza dağlarını beraberinde getirebilir. Trafik Dairesi ise yol kenarı test kapasitesinin artırılması ve caydırıcılığı yüksek yaptırımların uygulanması çağrısında. Kıbrıs, 2025'e girerken, otomatik denetim sisteminin hukuki çerçevesini netleştirme ile ölümlü kazaların ardındaki insan faktörüyle mücadele etme ikilemini aynı anda çözmek zorunda.