New York merkezli Time dergisi, 2025 yılı için 'Yılın Kişisi'ni seçti. Ancak bu kez gelenekselin dışına çıkarak tek bir kişi yerine, 'Yapay Zekanın Mimarları' adlı bir grubu seçti. Bu karar, yapay zekanın artık hayatımızın her alanına girdiği bir dönemi temsil ediyor.
Dergi, geçen yıl Donald Trump'ı seçmişti. Bu yıl ise odağını teknoloji dünyasının öncülerine kaydırdı. Bu değişiklik, dünyadaki ilgi ve gücün geleneksel alanlardan teknolojiye doğru kaydığını gösteriyor. Time editörleri, seçimlerini, dünyayı hem heyecanlandıran hem de endişelendiren "düşünen makineler" çağını başlatan kişilere borçlu olduğumuzu söyleyerek açıkladı.
Dergi, bu önemli konuyu anlatmak için iki farklı kapak hazırladı. Birinci kapakta, farklı sektörlerden insanların arasında "YZ" harfleri görülüyor. Bu, yapay zeka teknolojisinin her yere yayıldığını simgeliyor. İkinci kapakta ise bu alandaki sekiz önemli ismin portresi yer alıyor: Nvidia'dan Jensen Huang, Meta'dan Mark Zuckerberg, X'ten Elon Musk, araştırmacı Fei-Fei Li, OpenAI'den Sam Altman, AMD'den Lisa Su, Anthropic'ten Dario Amodei ve Google DeepMind'tan Demis Hassabis.
Bu onurun arkasında, OpenAI'nin ChatGPT'si gibi araçların 2022'den itibaren çok popüler olması yatıyor. 2025 yılına gelindiğinde, yapay zeka artık sadece bir 'oyuncak' değil; hayatımızın ve ekonomimizin temel bir parçası haline geldi. Örneğin Sam Altman'ın açıkladığına göre, OpenAI'nin chatbot'u haftada yaklaşık 800 milyon kişi tarafından kullanılıyor.
Uzmanlara göre Time'ın bu seçimi, uzun zamandır devam eden bir değişimi resmen kabul etmek anlamına geliyor. Artık en büyük etki, tek bir kişiden değil, birbiriyle hem işbirliği hem de rekabet içinde olan bir teknoloji ekosisteminden geliyor. Bu teknoloji muazzam fırsatlar sunarken, aynı zamanda ciddi etik ve ekonomik sorular da doğuruyor.
'Yapay Zekanın Mimarları'nın seçilmesi, 2025 yılının hikayesinin tek bir kişiye bağlanamayacağını gösteriyor. Bu, birçok kişinin katıldığı ortak bir çabanın sonucu. Time'ın da vurguladığı gibi, yapay zeka treni yola çıktı ve artık onu durdurmak mümkün değil. Geleceğimiz, bu teknolojinin gelişimiyle yakından bağlantılı olacak.