Hong Kong'un Tai Po bölgesinde, son yetmiş yılın en kötü yangını bir sosyal konut sitesini yok etti. Wang Fuk Court'ta çıkan ve üç gün boyunca söndürülemeyen yangın, en az 94 kişinin ölümüne neden oldu ve toplumu derin bir üzüntüye boğdu. Sekiz binadan yedisini saran alevler, itfaiye ekiplerini çok zor bir durumda bıraktı.
Yangın, Çarşamba günü öğle saatlerinde Wang Cheong binasında başladı. BBC'nin incelediği görüntüler, alevlerin sadece altı dakika içinde dördüncü kata ulaştığını gösterdi. Yetkililere göre, devam eden yenileme çalışmaları sırasında kullanılan yanıcı yalıtım malzemeleri ve iskeleler, yangının bu kadar hızlı yayılmasının ana nedeniydi. İtfaiye, alarm verildikten sadece altı dakika sonra olay yerine vardı, ancak yangın çoktan kontrolden çıkmıştı.
Kurtarma çalışmaları, aşırı sıcak, yoğun duman ve iskelelerden düşen parçalar nedeniyle çok zorlaştı. Yangından tam bir gün sonra, 16. kattaki merdiven boşluğundan bir kişi mucizevi bir şekilde kurtarılabildi. Ölenlerin sayısı çok üzücü: Biri itfaiyeci, ikisi Endonezyalı ev işçisi olmak üzere 94 kişi hayatını kaybetti, 76 kişi de yaralandı. Cuma günü itibarıyla yüzlerce kişi hâlâ kayıptı.
Bu felaket, toplumda büyük bir öfkeye ve hızlı bir resmi tepkiye yol açtı. Lider John Lee kapsamlı bir soruşturma başlattığını açıkladı. İnşaat şirketinin üç yöneticisi, ihmalkârlık ve adam öldürme şüphesiyle tutuklandı. Hükümet, şimdi odak noktasını yapı malzemelerine yöneltti. Ancak halk bu açıklamalara temkinli yaklaşıyor. Eleştirmenlere göre, sadece bambu iskeleleri suçlamak, bina güvenliği denetimindeki sistemsel sorunları ve çok yoğun yapılaşmanın getirdiği riskleri gizliyor.
Wang Fuk Court'taki bu trajedi, dünyanın en yoğun şehirlerinden biri olan Hong Kong'ta, sosyal konutların güvenlik standartları hakkındaki endişeleri tekrar gündeme getirdi. Alevler söndü ama yangının arkasında bıraktığı sorular, kentin geleceği ve sorumluluklar konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.