Kuzey Kıbrıs, şiddetli bir sağanak yağış nedeniyle acil durum ilan etti. Byron adlı hava sisteminin getirdiği yağmur, pazartesiyi salıya bağlayan gece boyunca durmadı. Bu durum, en az bir kişinin ölümüne, büyük su baskınlarına ve önemli altyapı sorunlarına yol açtı. Yağmur sularını taşıyamayan dereler taştı ve sokaklar aniden nehre dönüştü.
Sel suları, yoldaki arabaları sürükledi ve evlerinde mahsur kalan insanları zor durumda bıraktı. En üzücü olay ise Alagadi sahilinde yaşandı. Araç içinde hayatını kaybeden 57 yaşındaki Ercin Fevzi, felaketin ne kadar ciddi olduğunu herkese gösterdi. İtfaiye ve sivil savunma ekipleri, gece boyunca çalışarak Yenikent'teki bir hayvan barınağındaki köpekler de dahil birçok canlıyı kurtardı. Kıbrıs Türk Otelciler Birliği, evleri kullanılamaz hale gelenler için ücretsiz otel odaları sağlayarak dayanışma gösterdi.
Yetkililer, bu krizin nedenlerini açıkladı. Sadece çok fazla yağmur yağması değil, aynı zamanda tarihi su yolları üzerine plansız yapılaşmanın da sel riskini artırdığı belirtildi. Özellikle Kioneli bölgesi bu durumdan çok etkilendi. Kioneli ve Kanlı göletlerinin taşmasıyla durum daha da kötüleşti. Kontrolden çıkan suların aşağı bölgelere akması, Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı'na göre "tehlikeli bir durum" yarattı.
Ulaşım ağında büyük aksaklıklar yaşandı. Girne-Lefkoşa ana yolu da dahil birçok yol trafiğe kapatıldı. Aygün ve Değirmenlik arasındaki yol ise heyelan nedeniyle kapandı. En endişe verici gelişme ise, bölgenin en büyük hastanesi olan Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi'nin sel sularıyla çevrilmesi oldu. Hastane yönetimi, hastaları ve personeli tahliye etmeyi düşünmeye başladı. Eğitim Bakanlığı, bölgedeki tüm okulları çarşamba günü tatil etti.
Yerel yöneticiler çok yorgundu. Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul, "Uykusuz ve yorgunuz" diyerek yaşananları "ciddi bir doğal afet" olarak tanımladı. Biyologlar Derneği Başkanı, suların Mesarya Ovası'na doğru ilerleyerek Gazimağusa'yı da etkileyebileceği uyarısında bulundu.
Şiddetli yağışlar durdu ama şimdi zorlu bir temizlik ve onarım süreci başladı. Bu afet, iklim değişikliği nedeniyle artan aşırı hava olayları karşısında kent planlaması ve altyapının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Toplum, yaralarını sarmaya ve gelecekteki risklere karşı daha hazırlıklı olmaya çalışıyor.